Ahmet Biçimli (Batman Gençlik Spor antrenörü): Tahir Hoca’yla birbirimize derdik ki “İnşallah bir gün gelir de TV’den izleyebileceğimiz bir çocuğumuz olur, gelişimine katkı sağlarız, gurur duyarız…”
Çok şükür Şehmus bize bu gururu bahşetti. Doğu illeri dışında onu izlemeye gelen, beğenen ilk antrenör de Banvit altyapısından Erhan Uzel‘dir. Şehmus daha 11-12 yaşlarındaydı; idmanda biz çalıştırırken bir drill göstermeyi rica edip oyuncuları izlemiş, Şehmus’u iki dakikada hemen kenara ayırmıştı “Bu çocuktan olur” diyerek.
Sonra tabii Şehmus’un bir okul süreci var, Batman’da devam ettiği dört yıl var. İnanın bana, basketbolcu olmamak için de tüm koşullar müsaitti. Bunu şikâyet amaçlı söylemiyorum. Ben Hatay’da, Siirt’te de çalıştım, Batman’da ilk senemizde bölgede şampiyon olduk, kulüp başkanı aynı zamanda muhasebeciydi.
“Niye şampiyon oldunuz!” diye bize kızdı. Türkiye Şampiyonası oynayacağız ya, ek masraf çıkacak… Ben şampiyon olmuşum çocuklarımla, gitmezsem bu Batman’ı da herkesin başına yıkarım. Burada Tahir Hoca’ya hakkını teslim etmem lazım.
Beş kuruş para almadan takımda önce sporculuk yaptı, ardından antrenörlükle devam etti. Hep birlikte cahillikle elimizden geldiğince mücadele etmeye çalıştık. İnsanlar bizim niyetimizin de sadece iyilik olduğunu fark edince güvenleri bir başka oldu.
Şehmus mesela, biz kendi çocuğumuz gibi gördük; ilk ayakkabısını Tahir almıştır. Kimseyi özel bir koleje verip para kazanmaya çalışmadık. Tek isteğimiz bu özel çocukların hayallerinin peşinden koşabilmesine vesile olmaktı. Tahir’le birlikte 80-90 kişiye idman yaptırıyorduk ama Şehmus’un ışığı, çok farklıydı. Bir gün 12 DABO’ya ABD’liler gelmişti, adam çıkarıp tişörtü belki 100 kişi arasından bir çocuğa verdi, o da Şehmus’tu.
Bu sayfanın içeriğini kopyalayamazsınız